Oral Melanomlu Köpekler İçin Yeni Kanser Aşısı

2024 Yazar: Daisy Haig | [email protected]. Son düzenleme: 2023-12-17 03:15

Son zamanlarda aşılar hakkında çok konuşuyoruz, ancak sadece hastalıkları önlemek için kullanılan aşılardan bahsediyoruz. Bugünün konusu biraz farklı - önceden var olan bir hastalığı tedavi eden bir aşı: köpeklerde oral malign melanomlar.

Oral melanomlar kötüdür. Köpeğin ağzında saklandıkları için, tümör büyük olana kadar, en azından bulunduğu yere göre fark edilmez ve teşhis edilmezler. Melanomlar ağzın yumuşak dokularından (diş eti, dil vb.) kaynaklanır ancak hızla büyür ve alttaki kemiği istila edebilir. Oral melanomlar da hızla metastaz yapar. Bir çalışma, oral melanom teşhisi konan köpeklerin %80'inin bölgesel lenf düğümlerinde ve/veya akciğerlerinde metastatik tümörler olduğunu buldu.

Bu özellikler köpeklerde oral melanomların tedavisini çok zorlaştırmıştır. Bazı durumlarda, hastalığı lokal olarak kontrol etmek için radikal ameliyatlar (örneğin çenenin bir kısmının çıkarılması) gereklidir, ancak aynı zamanda kanserin vücudun diğer bölgelerine yayılmış olma olasılığı çok yüksektir. Kemoterapi yardımcı olabilir, ancak genel olarak bu kanser türü için o kadar etkili değildir.

Birkaç yıl önce, bir köpek oral melanom aşısı piyasaya çıktı. Bir hastalığa karşı bir bağışıklık tepkisini uyararak çalıştığı için buna aşı (veya daha doğrusu immünoterapi) denir. Ancak geleneksel önleyici aşılardan farklı olarak, söz konusu hastalıktan zaten muzdarip olan hayvanlara verilir.

Aşı, melanom hücreleri tarafından normalden daha yüksek miktarlarda üretilen bir protein olan insan tirozinazını kodlayan geni içeren DNA içerir. Aşı enjekte edildikten sonra (bir transdermal cihaz kullanılarak), köpeğin bölgedeki kas hücreleri bu DNA'yı alır ve daha sonra insan tirozinaz proteinini üretmeye başlar. Aşının etiketine göre: "İnsan tirozinaz proteini, köpek tirozinaz proteininden bir bağışıklık tepkisini uyaracak kadar farklıdır, ancak köpek tirozinazına, bağışıklık tepkisinin tirozinaz eksprese eden köpek melanom hücrelerine karşı etkili olduğu kadar benzerdir."

Köpekler başlangıçta iki haftada bir toplam dört doz aşı alırlar ve daha sonra altı ayda bir takviyeye ihtiyaç duyarlar. Aşının, lokal hastalık mümkün olduğunca kontrol altına alındıktan (ameliyat ve/veya radyasyon yoluyla) ve metastaz belirginleşmedikten veya tedavi edildikten sonra (örneğin, etkilenen lenf düğümleri cerrahi olarak çıkarıldı) kullanım için etiketlendiğine dikkat edilmelidir.. Veteriner hekimler, bu parametreler karşılanmadığında ve bazı anekdot raporları olumlu olduğunda aşıyı denemiştir, ancak aşı sahipleri aşının bu koşullar altında önerilmesini veya özellikle etkili olmasını beklememelidir.

Bu ürün o kadar yeni ki, sahiplerine hayatta kalma sürelerindeki iyileştirmelerle ilgili olarak ne beklemeleri gerektiği konusunda bir fikir vermek zor. Koşullu bir USDA Veteriner Biyolojik Ürün Lisansı altında yayınlandı; bu, USDA'nın güvenli olduğuna ve "ilk denemelere dayalı olarak makul bir etkinlik beklentisine" sahip olduğuna ikna olduğu anlamına geliyor. Aşının üreticisi, "Bu şartlı lisans döneminde, aşının güvenliğini ve etkinliğini daha da desteklemek için ek araştırmalar yürütüleceğini" bildiriyor. Şimdiye kadar, çalışmalar biraz karışık sonuçlar verdi. Veteriner onkologlar pek çok başarı öyküsü (beklenenden daha uzun süre yaşayan köpekler) ve aşı sonucunda durumlarını iyileştirme şansı bulamadan ölen köpekleri rapor etmektedir.

Zamanla, bu yeni tedavi seçeneğinin köpeklerde oral melanom tedavisinde önemli bir ilerleme olduğunu kanıtlayacak ve potansiyel olarak insanlarda benzer tedavilerin önünü açacaktır.

Jennifer Coates